Orman Mühendisleri Fikir Topluluğu OrmanMuhendisleri.Net
Related Articles
Platformumuz, özel sektör temsilcileri ile röportaj çalışmalarından ikincisini de gerçekleştirdi.
Bu röportajımızı, Samsun’da faaliyet gösteren, Metin Özcan Ormancılık Bürosu sahibi Metin Özcan ile gerçekleştirdik. Mesleğimizi daha detaylı konuşup daha öneri sunan cevaplar aldık. Oda temsilcilerimizin de dikkate alması gerektiğini düşündüğümüz röportajımız:
Kerim YILMAZ: Sevgili Metin, Ormancılık büronuzu daha yeni, geçen ay açtınız. Çiçeği burnunda Serbest Meslek Mensubumuzu önce bir tanıyalım mı?
Metin ÖZCAN: 1992 SAMSUN doğumluyum. Bartın Üniversitesi Orman Mühendisliği Bölümü 2017 yılı mezunuyum. Mezun olduktan sonra; 2017 yılında Almus Orman İşletme Müdürlüğünde “Danışman Mühendis” olarak çalıştım. 2018 ve 2019 yıllarında iki dönem olarak Bafra Orman İşletme Müdürlüğü’nde “Danışman Mühendis” olarak çalıştım.
Eğitimime Anadolu Üniversite’sinde Coğrafi Bilgi Sistemleri Bölümü’nde devam etmekteyim.
Bunların yanı sıra çalışma dönemlerinde sözleşme bitimlerinde Esri Türkiye’de ArcGİS üzerine eğitimlerimi tamamladım.
Ayrıca Orman Mühendisleri Odasının düzenlediği mesleki eğitimleri de elimden geldiği kadar tamamlamaya çalışıyorum, halen.
Kerim YILMAZ: İnsan psikolojine iyi geldiği yaygın olarak ifade edilen orman alanlarında, teknik bir meslek erbabı olarak çalışmak size nasıl bir duygu katıyor? Mesleğimizle aranız nasıl?
Metin ÖZCAN: Özellikle doğa içerisinde bulunmak çok güzel bir duygu. Ancak üniversiteden mezun olduktan sonra çalışma fırsatı bulana kadar mesleğimi hem bu kadar net tanıma hem de mesleki alanda çalışma şevkim yoktu. Sebep olarak da; iş kaygısı ve yaşam şartları olsa gerek…
2017 yılında Almus Orman İşletme Müdürlüğü’nde Danışman Mühendis olarak göreve başlayınca düşüncelerimin değişip mesleğe karşı heyecanımın arttığını gördüm. Orman Mühendisliği kesinlikle üniversitede anlatılan teorik bilgilerden farklı bir meslek. Üniversitede verilen eğitimlerde mesleği tanımlamak çok zor çünkü mesleğimiz gereği hem insanlarla diyalogların hem de doğayı anlamak, doğanın önemi ve çalışmanın zorluğu… Tabi bir o kadar da güzelliğini yaşamak sadece işin içine girince mümkün olabiliyor.
Kerim YILMAZ: Orman Genel Müdürlüğü dersek bize nasıl bir yaklaşımla gelirsiniz? OGM’nin sizde yeri nedir? OGM’nin kurumlar arasındaki yeri nasıldır?
Metin ÖZCAN: OGM’ye bakış açımıza göre düşüncelerimiz şekillenebiliyor, şöyle ki; meslekteki büyüklerimize sorduğumuzda yaklaşık 15-20 yıl önce mesleğin çok daha keyifli ve şahısların işlerini daha özverili yaptıklarını anlatıyorlar. Ancak şuan özel sektör ve kamuda çalışan meslektaşlarımız teknolojinin getirdiği yeniliklerden faydalanarak işlerini hem daha basit hem de hata payı daha düşük hale getirebiliyorlar. Bence OGM için asıl şu soruyu sormalıyız? Amaç sadece odun üretimi mi, üretirken ülke ekonomisine katkı mı? Yoksa OGM kurumu adı altında bütün Orman Mühendislerinin işlenerek, üreterek ülke ekonomisine ve doğaya gerekli katkıyı yapmak mıdır?
1839 yılında faaliyete geçen ormancılık teşkilatı günümüze kadar üretim faaliyetlerini gerçekleştirdi ve ülke ekonomisine her zaman katkıda bulundu, iyi ya da kötü şekilde Orman Mühendislerinin de gerek teşkilat içerisinde gerekse özel sektör içerisinde bulunmasını sağladı. Peki, doğaya ne kadar katkıda bulunabildi? Her sene yapılan ağaçlandırma projelerinin, yapılan orman yollarının, söndürülen orman yangınlarının ölçümleri yapılarak açıklanıyor. Lakin eşsiz bir varlık olan doğada oksijen salınımı, karbon tutumu gibi faaliyetler gösteren ormanlar günümüzde iklim değişikliğinde en önemli rolü oynamaktadır.
Yaklaşık 22 milyon 300 bin hektar orman varlığına sahip ülkemizde orman alanlarının bakımları ne kadar doğru yapılıyor? İşte burada OGM’nin bakış açısı araya giriyor, sadece ülke ekonomisine katkı mı? Doğaya istediğini vermek mi?
Kerim YILMAZ: Biliyorsunuz ki, 2006 yılında Resmi Gazetede yayımlanan 5531 sayılı kanunla (Mesleğimizin yetki yasası) özel sektör eliyle meslektaşlarımız devletine, yoğun bir şekilde hizmet etmeye başladı. Sizce, var olan iş kolları veya çalışma alanları diyelim, yeterli midir? Sektörü tatmin ediyor mu?
Metin ÖZCAN: Orman Mühendisleri bu ülkeye sadece kamusal alanda gerekli değil. Özel sektörde Ormancılık büro ve şirketler de bulunmakta, ayrıca iş alanı olarak orman ürünleri sanayisi de orman mühendisleri için bir kulvardır.
Peki, yeterli mi? Ben ormancılık bürosu sahibi olarak kesinlikle yeterli olduğunu sanmıyorum. Bunun en büyük nedeni olarak da üniversitelerin durumunu gösterebilirim. Üniversiteler araştırma yönlerini neredeyse kullanmamaktadır. Ülkemizin neresinde ne eksik var ve bu eksiklikler nasıl giderilir. Bu konuda orman fakülteleri, OGM ve Özel Sektör çalışanları birlikte adım atmalıdırlar. Ancak Orman Fakültelerinin güzide hocaları daha çok yurt dışında kongrelere, konferanslara katılıyorlar. Katılsınlar tabi ki ama ülkemizin ormanları için, meslektaşları için sadece üniversitede eğitim verip mezun etmek gerekmez.
Özel sektör iş ağı olarak bence kesinlikle iyi durumda. İyi durumda olmayan ise büro ve şirketlerin hep daha fazlasını isteyerek yapamayacağı işleri dahi alıp bu yapamayacağı işleri de farklı büro veya şirketlere yaptırmak. Bence kesinlikle özel sektörde iş kalemlerini düşünürsek bu pasta çok büyük ve herkese fazlasıyla yetecek kadar dilime sahip durumda.
Tabi ki eksik yönler var örneğin orman köylüsü olup tapulu arazisi içerisindeki orman ağaçlarını kesmek isteyen vatandaş, tapulu kesim iznini Orman İşletme Müdürlüklerinin ilgili şeflikleriyle görüşerek alıyor. Ancak tapulu arazisinin tam koordinatlı krokisini özel sektördeki harita mühendislerinden alıyorlar bence bu yanlış bir durum ve düzeltilmelidir. Eğer köy orman köyü, kişinin tapulu arazisi içerisindeki ağaçlarda orman ağacı ise devreye Harita Mühendisi değil Orman Mühendisi girmelidir.
2019 yılının son zamanlarında ortaya çıkan kesim işi için kişilerin Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan belge alma zorunluluğu özel sektöre kazandırılabilir bir durumdur. Bu belgeyi kalibrasyon eğitimi alan memur statüsündeki orman mühendislerinin kesim işçilerine yapacakları sınavlarla verecek olmaları hem orman mühendisleri odasının hem de OGM’nin özel sektörde çalışanları unuttunuz mu? sorusunu bence sormaya yetiyor. Özellikle çeşitli yerlerde dile getirerek sorduğum soru bu belgeyi verme yetkinliği özel sektör çalışanlarına verilecek mi? bazı yerlerde ileride evet olacak cevabı alırken bazı yerlerde hayır memur statüsündeki orman mühendisleri alabilecek oldu. Ancak öğrendiğim kadarıyla bazı illerde yapılan kalibrasyon eğitimlerine özel sektörden de katılanların olduğunu duymak beni üzmektedir.
Orman Mühendisleri Odasından bu konu için gerçekten bir çözüm beklemekteyim.
Kerim YILMAZ: Sevgili Metin,bence en can alıcı soru bu! Orman Genel Müdürlüğü, hem işi yapan hem de denetleyen bir kurum pozisyonunda. Mesela; 16, 17 ve 18. Madde izinlerini veren OGM, denetleyen OGM. Harici kurumlarda; Belediyeler yapı iznini verir, Yapı Denetim Firmaları da denetler. Sence, bizde de böyle bir uygulama olamaz mı?
Metin ÖZCAN: Herhangi bir kurum ya da kuruluş için hem iş yapımı hem de denetim tarafı olması akıllara bazı kuşkuları getiriyor. İşi yapan tarafından denetim yapılması oluşabilecek sorunların tespiti ne kadar ortaya çıkarılabilir? Oluşacak sıkıntıların giderilmesi konusunda da eksiklikleri ortaya koymaktadır. Örneğin maden sahaların izinlerinin hem işletmeler tarafından verilmesi hem de denetiminin işletmelerce yapılması bir yönden de özel sektörde bir iş kolunun daha açılmasını engellemektedir. Buna; Etüdü yapan Orman Genel Müdürlüğü, denetleyen de OGM diye ekleyebiliriz. Dediğiniz gibi; Yapı iznini belediyeler veriyor, yapı denetim işlerini ilgili firmalar yapıyor. Bizde de böyle bir uygulama olursa, işleyişte bazı yavaşlatıcı etkenleri ortadan kaldırarak istihdam alanı da açmış olacağız. Odamızdan, bu konuyu karar vericilerimize iletmelerini de buradan istirham etmiş olalım.
Kerim YILMAZ: Metin, şimdi seninle Meslek Odamızı konuşalım. Orman Mühendisleri Odasının dünü ve bugününe kısaca değinelim mi?
Metin ÖZCAN: Ben 2017 mezunuyum ve açıkçası üniversitedeyken orman mühendisleri odasından bihaberdim. Kamuda alımın ve özel sektördeki sıkıntıların önceden daha da sıkıntılı olduğunu biliyorum ve bunların son 2-3 senedir dikkate alınıp faaliyetlere geçildiğini Orman Mühendisleri Odası’nın 2018 deki seçiminden sonra ortaya çıktığını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.
Kerim YILMAZ: Yakınen takip ettiğini biliyorum ve 12 Ocak 2020’de Ankara, Bursa, Adapazarı, Erzurum ve Kastamonu Şube seçimleri ile seçime start veriliyor. 19 Ocak 2020 tarihinde de Amasya Şubemizin seçimi var. Peki; Orman Mühendisleri Odamızın son 2 yıldaki çalışmalarına baktığımızda, mesleğe ve meslektaşa olan kazanımlarını senin pencerenden görelim mi?
Metin ÖZCAN: Son 2 yılda Orman Mühendisleri Odası faaliyete geçirdikleri vaatleri ile çığır açtığı aşikardır. Silvikültür ve ağaçlandırma alanlarında hizmet alımıyla çalışan sayısı, şefliklerin bölünmesi konusunda Orman Genel Müdürlüğü’ne anlatarak ve anlaşarak düşünce paylaşımı bugün OGM bünyesine 5000 personel alımını gerçekleştirdi ve 1145 Orman Mühendisi şimdi karamsarlıktan aydınlığa çıkıyor. Peki sadece 1145 Orman Mühendisi mi faydalanıyor? Hayır, ormanlarda bakım işlerinin, yani şeflerin damga işlerinin de artık özel sektöre verilmesi, özel sektördeki bütün Orman Mühendisleri için yeni bir iş kolu demektir. Aynı zamanda Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü bünyesinde de hizmet alımı için DKMP Genel Müdürlüğü’ne anlatarak ve anlaşarak sonuç alınmış, Orman Mühendisleri ve Orman Endüstri Mühendisleri de bu şartlardan yararlanmaktadır.
Ayrıca işletmelerde işletme pazarlama birimlerinde de Orman Endüstri Mühendisleri aynı şekilde faaliyet gösterebiliyor.
Yapılan çalışmaların 2 sene önce anlatılan vaatlerin faaliyete geçtiğini görmek, bir Orman Mühendisi olarak gurur verici.
Oda faaliyetleri olarak önerilerimin başında şube temsilcileriyle Orman Mühendisleri bence, en az 2 ayda bir toplantılar yapılabilir. Çünkü zaman içerisinde kamu olsun özel sektör olsun ya da çalışamayan Orman Mühendisleri olsun düşüncelerinin dile getirilmesi gerekiyor.
Kerim YILMAZ: Metin bey, Cumhuriyet tarihinin en büyük alımını gerçekleştiren Orman Genel Müdürlüğümüz, -son yıllara bakıldığında- çok büyük denecek sayıda Orman Mühendisi de istihdam ediyor ama üniversitelerimiz mezun vermeye devam ediyor. Yeni mezun meslektaşlarımıza önerileriniz nelerdir?
Metin ÖZCAN: Yeni mezun meslektaşlarımızın öncelikle Danışman Mühendis olarak işletmelerde hizmet alımlarında çalışarak bu süreçlerden faydalanmalarını öneririm. İşletmeler Orman Mühendisleri için meslek mutfağıdır. Bu camiada tutunmak için neler yapmalılar?
Günümüz teknoloji ve yeniliklerinden geri kalmayarak kendilerini geliştirmeleri çok önemlidir ki ArcGIS VE NetCAD programlarının yanında mühendislik unvanlarına fayda sağlayabilecek bütün eğitimlere katılarak hem bilgi hem de belge olarak donanımlarını sağlamaları, aranan kişi olmalarını sağlayacaktır.
Yeni mezun olan meslektaşlarımız için evet sıkıntılı süreçlerden geçeceklerdir, işsizlik zor zanaat ama kesinlikle bu duyguya alışmamalıdırlar. Yeni mezun meslektaşlarımızın işletmelerin kapılarını açıkçası aşındırmaları gerekmektedir.
Bilinsin ki hatırlanmayan bir yüz ihtiyaç anında işin başka kişiye verilmesi demektir.
İşletmelere gidildiğinde önceki senelerdeki gibi umursamayan yüzler görmeyecekler. Ve bu konuda hem OGM’ye hem de Orman Mühendisleri Odasına teşekkür edeceklerdir. Bu gerçekten yaşayacakları bir süreç olacak.
Kerim YILMAZ: Son sözlerini alalım ve okuyucumuzu bu uzun ve –bana göre- keyifli sohbetimizle daha fazla yormayalım, Metin bey.
Metin ÖZCAN: Mezun olmadan önce, acaba mezuniyet sonrası hangi mesleği yapacağım diye düşünürken şimdi çok büyük bir motivasyon, heves ve heyecanla kendi Ormancılık Büromu açtım. Orman Mühendisliği gerçekten özel bir meslek. Kesinlikle monoton değil. Tamamen doğanın vereceği tepkiye göre bizim de cevabımız şekilleniyor ve bence bu harika bir durum…
Kerim YILMAZ/Samsun
Orman Mühendisi
