SERBEST MESLEK MENSUPLARINI DIŞLAYANLARA!

            Benliğinden başka hiçbir varlığı görmeyen dünya liderinin varlığı karşısında; yer tutmaya, kendi kabuğunu doldurarak güç elde etme gayretinde olan ülkenin bir neferi olduğum için, -dönemin isyankar kuşağının aksine- kendini haliyle şanslı ve şanlı hissedenlerdenim!

           İnsan haklarına ve demokrasiye atıfta bulunup, bu olguları kendi sorumluluk alanlarından başka hiçbir dil, din veya  ırkın lehine kullanılmadığı dünya ülkelerinin hüküm sürmeye çalıştığı zamandan ve yalnızca ülkemizce elle tutulur/gözle görülür insani politikalar üretildiği dönemden herkese merhaba…

            Yukarıdaki giriş satırlarıyla yazı kaleme almama etken olan talihsizlik; meslek kamuoyunu derinden üzen ve ormancılık özel sektörünü görmezden gelen, mutlak doğruyu sadece somut olgularda arayan ve de pencere aralık açısı bayağı dar olan bakışın ta kendisidir!

            Bizler, ormancılık özel sektör erbabı olarak; kanaat önderliği yapan kurum, kuruluş ve kişilere, içinde bulunduğumuz her türlü olumsuz durumu ifade etmekten çekinmemekle birlikte çözüm yollarını da, baktığımız açıdan beyanda bulunmaktan asla çekinmedik…

            Çeşitli ideolojilere altlık olan; ilke, jargon ve topluluk ifade eden terimlere sığınmaktan ziyade, kamu kurumu ve özel teşebbüslerin bir arada oluşturduğu ormancılık camiasının, hangi yöntemlerle daha organize olacağı ve daha yüksek verimin nasıl alınıp ekonomik garantörü olmayan özel sektörün nasıl işlendirileceğine eğilim gösteren taraf olduk! Çok şükür, verilen eğitimlerin çeşitliliği ve sıklığı, çıkılan ihalelerin sayısı ve farklılığı, değişen Orman Mühendisleri Oda yönetimiyle birlikte gözle görülür bir şekilde anlaşılır durumda!

            Türkiye Ormancılar Derneği olarak varlık gösteren topluluğun, “Çıkarılacak Ağaçların Belirlenmesi ve Kayıt Altına Alınması” hususuna; “…hizmet alımı yapacak yükleniciye tamamen iş yaratma gayretkeşliğidir” salvosunu, Atatürk’ün hangi ilkesine dayandırarak savurduğunu hayretle okudum! Yani, bahse konu topluluk çatısı altında ayar çekme sevdasına bürünmüş bu cenah; “Ormanların planlı işletilmesini sağlayan Amenajman Planı, Yangın-üretim-ulaşım gibi hususlara hizmet eden Yol Ağı Planı, Orman varlığının artırılmasını sağlayan Ağaçlandırma Projesi, Sel-erozyon-çığ afetlerine karşı önleyici tedbir alınan Etüt-Proje Planlaması”        gibi iş ve işlemleri yapan Ormancılık Serbest Meslek Mensubu bireylerin, “Meşcereden Çıkarılacak Ağaçların Belirlenmesi ve Kayıt Altına Alınması” işini yapmasına mı karşı çıkmaktadır?

            İtiraz edilen düzenleme ile, hedeflenen oduna dayalı üretimin daha kısa zamanda gerçekleştirilmesi, enerjinin ve kalan zamanın da odun dışı orman ürünü ve ağaçlandırma gibi faaliyetlere ayrılabileceği, bununla beraber ülke ekonomisine ve de hammadde ihtiyacına daha hızlı ulaşılacağı gerçeği önümüzde dururken; ormancılık özel sektörü tarafından, rafa kaldırılması beklenen zihniyet ile eylemlerin, hala mevcudiyetini koruduğunu görmek, bir Serbest Meslek Mensubu olarak beni ve birçok meslektaşımı hayal kırıklığına uğratmıştır!

            İlgili topluluğun; “…Yapılan düzenleme ile gerçekleştirilecek işlere dair denetimlerin ve rekabette olası usulsüzlüklerin takipçisi olacağız” beyanı ile karşılaşsaydık, inanın ki savunulur bir yanınızın olacağını ve camianın tümünün çıkarlarını düşündüğünüzü idrak etmiş olacaktık. Ne yazık ki; Türkiye Ormanlarına nizam tesis eden parçanın bir yarısının da Ormancılık Özel Sektörü olduğunu idrak edememiş ve bu sektöre önderlik edenlerin Orman Mühendisi unvanıyla karşınızda durduğunu görmeyecek kadar dağlı gözlerle bakıldığını anlamış olduk!

            Yapılacak iş ve işlemlerde takınılan, Serbest Meslek Mensuplarını dışlayan tavırdan dolayı, birçok özel sektör erbabı tarafından düşünceleriniz ve beyanlarınız samimiyetsiz ve öngörüsüz olarak değerlendirilecektir…

            Meslek kamuoyuna saygılarımla sunarım.

About Kerim Yılmaz

Bir yanıt yazın